Panik Atak:
Panik bozukluğu hastaları yaşadıkları durumu açıklayamadıkları, nedensel zincirde yerini belirleyemedikleri için yoğun anksiyetelerini bastırmak amacı ile başta davranış değişikleri olmak üzere türlü yollara başvurmaktadırlar.
Panik ataklarının olası tehlikeli sonuçları ve yeni atakların olabileceğine dair yoğun bir
endişe ve kaygı hali uyumu bozucu çeşitli davranışlara yol açabilmektedir. Ataklara neden olabileceğini düşündükleri etkinliklerden, yiyecek ve içeceklerden vazgeçebilirler. Ataklara karşı önlem aldıklarını düşünerek evden çıkarken alkol, madde, ilaç kullanabilirler
Panik bozukluğu kişilik değişikliklerine neden olabilmekte hastalar hastalık öncesi çok dışa dönük, bağımsız ve aktif olmalarına karşın panik bozukluğundan sonra bağımlı, pasif, sorumluluk almayan, diğer insanlardan yoğun istekleri ve beklentileri olan, sosyal faaliyet ve arkadaşlarından kaçınan duruma gelebilmektedir. Bu değişiklikler uygulanan tedavilerle önemli ölçüde düzelebilmektedir.(DSM-IV)
Panik atağı;
- Çarpıntı
- Titreme
- Nefes darlığı
- Terleme
- Üşüme
- Ölüm korkusu
- Kontrol kaybına uğrama
duyguları gibi 13 belirtiden en az dört somatik veya kognitif semptomun eşlik ettiği; ayrı bir yoğun korku veya rahatsızlık dönemi olarak tanımlanmıştır. DSM-I V Panik bozukluğu tanısı için, başka atakların olacağına ilişkin sürekli bir kaygı, atağın yol açabilecekleri ya da sonuçlarıyla ilgili olarak üzüntü duyma veya ataklarla ilişkili olarak belirgin bir davranış değişikliği gösterme şeklindeki belirtilerden en az birinin; yineleyen, beklenmedik panik ataklarını en az bir aylık bir dönem boyunca izlemesini şart koşmuştur.